15 Şubat 2016 Pazartesi

Oscar'a Adım Adım

 Oscar maratonu hızını kesmeden devam ediyor. Ben filmleri izlemeye devam ederken Oscar'ın habercisi olarak nitelendirilen BAFTA ödülleri sahiplerini buldu bile. Listeye bakma fırsatı bulduysanız, fark etmişsinizdir, öyle şaşırtıcı bir sonuç yok. Tabi, herkesin gönlünün birincisi ayrıdır ama genel yorumları okuyunca az çok böyle bir sonucu tahmin etmek zor değil. O büyülü geceye dair bir ipucu yakalamış olsak da filmleri izlemeye ve yorumlarıma devam edeceğim. Bu yazının filmleri The Big Short ve The Revenant.

 The Big Short ile başlayayım. Öncelikle kadrosu bir harika ! Christian Bale olsun, Ryan Gosling olsun pek beğenerek izlediğimiz aktörler. Tabi sadece oyunculuklarına dayanarak bu yorumu yapmadığımı anlamışsınızdır :) Filmin konusuna dönecek olursak, bu da bir 'based on a true story' filmi. Bu girişiyle beni yakaladı, kadrosu da etkiledi tabi, filme bir heyecanla başladım. Sistem eleştirisi üzerine kurulu bir yapım aslında ve eleştiri yine sistemin içindeki karakterlerden geliyor bu açıdan başarılı sayabiliriz. Ancak, filmin temposuyla ilgili sanırım dikkatim dağıldı ara ara ve toparlamak da zorluk çektim gibi. Belki daha kısa olsa, daha iyi olurdu bilemiyorum. Imdb'deki puanını muhtemelen finaliyle ve genel kurgusuyla almıştır ve oyunculuklarla tabi. Film, BAFTA'dan eli boş dönmedi ve 'en iyi uyarlama senaryo' ödülünü aldı. Özetle, filme bir şans verin, dikkatle izlerseniz daha çok keyif alabilirsiniz. Belki, ben de bir daha izlerim, kim bilir ?

 Meşhur film The Revenant'a geldi sıra. Hakkında o kadar çok şey yazıldı çizildi ki, daha izlemeden izlemiş kadar olduk. Gerek Leonardo'nun ayı sahneleri gerekse yıllardır Oscar'dan eli boş dönmesi olsun herkes bir şeyler söyledi. İşte ben de, 'bu kadar şişirilen film kesin fos çıkar' diyerek açtım, izledim. Ama itiraf ediyorum, öyle çıkmadı. Dedikleri gibi Leonardo DiCaprio, bu sene alnının teriyle alacak Oscar'ı. Ben olsam ödül konuşmamda 'bu heykelcik için bu kadar sürünmem gerektiğini bilmiyordum' falan derim herhalde. Yönetmen ve görüntü yönetmeni de olağanüstü bir iş çıkarmış. Ödülü en çok onlar hak ediyor bence. En iyi film olur mu, sorusuna cevabım da BAFTA'dan da tahmin edebileceğimiz gibi 'olur herhalde' diyebilirim. Ancak, benim gönlümün en iyisi maalesef 'the revenant' değil. Ama kesinlikle çok iyi bir yapım. İzleyin, izlettirin.

 Son iki film !! Araya bir de Carol 'ı sıkıştırmayı düşünüyorum, zira herkes Cate Blanchett'in oyunculuğundan bahsediyor. Haftanın ilk gününü güzel bir filmle sonlandırın, ruhunuza iyi gelir. Bu da günün tavsiyesi olsun. İyi Seyirler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder